Bu haftaya Beyhan’ın bize önerdiği çocukların icatlarının yer aldığı bir sayfayı inceleyerek başladık. Sınıf ortamında o kadar ilgi çekti ki arada baktığımız bu siteyi dersimize taşıdık. Bir çok konuda ve bir çok yaş aralığında ki çocukların projelerini incelerken “biz aslında bunu tasarlıyor olsaydık nasıl tasarlardık? Neleri farklı ve değiştirerek yapardık?” üzerinde yoğunlaştık.
İlk incelediğimiz şey üzerine sınıfta geçen bazı konuşmalar:
+ Bence dürbün olabilir. Ormanda kullanıyorlar ya
+Bence farklı bişey. Gözlük gibi. Kulağa takılan yerler var
+ Acaba içinde ayna vardırda arkaya bakmayı sağlıyor olabilir mi?
+ bu bir arkayı görme gözlüğü. Şu uçta en altın ucunda bir ayna var şöyle dikey. O baktığı zaman arkayı görebiliyor. Aynadan tam emin değilim nerede olduğunu.
+: Dik olabilir
+ eğer dik olsa geçişi kapatır ve görünmez.
+Eğer Daha yukarıda olursa ve çapraz bir ayna da koyarsak daha iyi görünebilir
+Ben yaparım bunu kutulardan. Hatta ben malzeme alıp denicem bunu.
+ Buradaki Gözlükler varya remidada oların camlarını çıkartıp kutu koyunca bence olabilir
+ Daha demin benim analdığım kısmıyla surada ayna olabilir dediler ya benim düşündüğümde bu dört taneyi ayna diye sayıyorum bunları. Bunlaru yerleştirdi. ( Bir sağda bir solda yukarı çıkartarak koyacağını söyledi. )
İkinci olaraksa baktığımız icat için kafalar biraz karışıktı:
+ Ben o muzlu icada bakıcam.
+Nasıl bişey ki?
+Belki meyveleri kesen makineler varya içine koyuyosundur onu püre yapıyordur. Püre yaptığı şeyi de tabağa koyuyordur.
+ oraya muzları koyuyorsun ordanda alabiliyorsun yani ben öyle düşünüyorum
Biraz daha inceledikten sonra aslında onların muz değil cips olduğuna karar verdik. Sitede kurulan mekanizmada bir kepçe vardı ve almak için kepçenin kaldırılması gerekiyordu. Biz ise bunu yaylı bir sistem kurarak, cipsler azaldıkça ağırlığının azalacağı ve bu yaylı sistem sayesinde cipslerin kendiliğinden havaya kalkacağı şeklinde bir tasarım üzerinde karar kıldık. Pringles yemek böylelikle daha kolaylaşacak sanırım.
—
+ bakın koltuk robot
+bence bu tabure ama herhangi bir yerinde düğme vardır. Bunun böyle yanında ama altında düğmeye basınca bu ayağı hareket ediyorduk. Diğer tuşuna basıncada hepsi hareket ediyordur belki. Koltuk
+Bence onu normal bir yastığa takmışlardır altına da bir robot bacağı yapmışlardır. Düğmeye basınca yürüyordur.
+Bu bir koltuk, böyle ayaklarını kıvırıp taşıyorsun. Bir de her masanın yüksekliğine göre yukarı aşağı oynuyor. Masaya göre değiştirebiliyorsun yani
Biz bu koltuk robota da bir sinema sistemi ekledik ve bu büyüyen boyutu değişen ve hareket eden robot sayesinde filmde izleyebilmeyi mümkün kıldık.
Fen dersi kapsamında müfredatımızda yer alan hareket eden varlıkları gözlemleme ve hareketinin özelliklerini belirleme konusundayken canlı ve cansız varlıklar üzerinde bir konu açıldı. Çemberde bitkilerin canlı mı cansız mı olduğundan tam emin olamadıklarını ve çemberde bunun üzerine konuşmak istediklerini söylediler. Bizler de bitkinin canlı olup olmadığını nasıl anlayabiliriz? diyerek bir araştırma yaptık. “Canlı varlıklardan bahsedecek olursak beslenme, büyüme, solunum, boşaltım, hareket, üreme, tepki verme gibi özelliklerine sahip olarak canlılar sınıfına dahil olmaktadır. ” bilgisini de göz önüne alarak daha önce sınıfımız için ektiğimiz patates bitkisini merkeze alarak tartıştık. Beslenme, büyüme, hareket, üreme gibi başlıkları incelerken kafamız daha net iken konu boşaltım ve solunuma geldiğinde bazı soru işaretleri ile karşılaştık. Üstelik bu bitkinin tüyleri vardı.
Bizim terleme ile vücudumuzdaki fazla sıvıyı dışarıya attığımızı ve aynı şekilde bitkilerinde belki fazlalıklarını böylelikle dışarı attığını düşünenler oldu ama sınıftan bu fikre itirazı olanlarda vardı. Bazılarımız bitkilerin asla terlemeyeceğini düşünüyordu. Bizde çabuk büyüyecek ve gözlemlerimizi hızlandırabilecek bir tohum seçtik ve fasulye ektik. Fasulye ekmeden önce kontrol değişkenlerimizi belirledik. Terlemeye etki edeceğini düşündüğümüz faktörleri yazdık. Bizce ortamın sıcak veya soğuk oluşu ve bitkinin kapalı veya açık alanda oluşu terlemeyi etkileyebilirdi. Bunları göz önüne alarak 6 adet bitki kabı ayarladık. Bunlar;
-Sıcak Ortamda
-Sıcak ortamda ve kapalı kap
-Sıcak ortamda ve açık kap
-Soğuk ortamda
-Soğuk ortamda açık kap
-Soğuk ortamda kapalı kap
Bitkilerimizi hazırladık etiketledik ve uygun şartlı ortamlarda gözlemlemek üzerine hazırladık.
Geçtiğimiz haftalarda da üzerinde çalıştığımız ses konusu ile ilgili bugün sınıfımızda Aslıhan ve Bora’yı ağırladık. Aslıhan ve Bora “Ses” üzerine yaptıkları bir çalışmayı sınıfımızda yürütmek konusunda dört hafta bizimle birlikte olacaklar. Bu haftaki çalışmamızda seslerin bize çağrıştırdıkları, zihnimizde oluşan görüntüleri ve formları üzerine bir çalışma yaptılar.
İsimlerimiz bir forma sahip olsaydı nasıl olurdu dediler? Bu soruya bizim cevaplarımı şöyle oldu:
+Yeşil bir dikdörtgen
+ noktalar geliyor noktalar diyince ince güzel kız geliyor.
+Kral geliyor zaten kral demek.
+Benim aklıma küplerden bir mağara geliyor ve içinde ayı var. Ayı da dikdörtgen ve küplerden oluşuyor
+ Bidiğin minecraft yapmışsın
+Öyle ayı mı olur?
+ Mesela ben odamdayım. Kedim tırmalama tahtasını tırmalıyor. Benim kedim var ya hani.
+Uzun parıldayan hani tom varya bir oyun zıpzıp gezegenlerde. O geliyor aklıma ordaki güneş
+Benimki Elastik içine bükülebilen bir küre ama biraz daha düşününce kendi içine girip çıkan bir küre düşünün onu bir hayvana benzetecek olsaydım Denizanasına benzetirdim.
+Peki biçime dönüştürecek olsak isminizin anlamını üstüne koymasak ve oluşturduğu biçime baksak. Örneğin ….. sesi size nasıl bir biçim çağrıştırıyor
+Fısıldayan fosforlu bir dikdörtgen
+Ben yeşil 3gen geliyor ama sonra mavi kare geliyor ona bakıyorum ama yeşil üçgen daha belirgin görünüyor
+ Mavi içinde su dolu ama esneyen bir madde gibi geliyor
+ Kırmızı mavi mor renk daireler. Noktalar. Bir de yanlarında bir sürü kemanlar var şarkılar gibi şeyler var
+
+ doğa da doğada tarzan gibi sallandığı geliyorr.
+ bana öylece kara bi yer olarak geliyor
+kaya geliyor aklıma. Bir küp düşünelim. Yanlardan kesmişler gibi. Rengi Gri. Bir de ses dalgalar geliyor aklıma
+Örümcek adam geliyor
Aslıhan: Aslıhan deyince de benim aklıma nedense sıradağlar gibi bişey geliyor aklıma.
+ bana mavi kare gibi bişey geliyor
+Ben yankı deyince mor yuvarlak görüyorum
+ ben yankı deyince Bir dalga görüyorum ama onun mavi halini
Bu cevaplardan sonra Kiki ve Bouba etkisi olarak bilinen ve katılan insanların %98 inin aynı yanıtı verdikleri bir çalışma yapıldı sınıfımızda. Yuvarlak ve sivri şekillerin bulunduğu kağıtlara bakarak hangisinin kiki hangisisinin bouba olduğu yönünde fikir yürütülen bu çalışma oldukça ilgi çekiciydi. Biz öncelikle bu şekilleri görmeden önce zihnimizde çağrıştırdığı formlar üzerinde durduk.
Aslı: peki ben size anlamsız bir kelime söylesem ve aklınıza ne geliyor nasıl bir biçim geliyor desem? Kelime; KİKİ
+Bir kız geliyor aklıma
+Bana terlemiş gülen surat
+ Horoz atı. Vücudu horoz vücudu gövdesi at
+Yarım daire geliyor
+Cadı geliyor
+Cadı şapkası mı?
+Miyazaki filmlerinden bir karekter geliyor
+Dünya gibi bir şey geliyor.
Bizde gelecek hafta için ismimizin bize bu şekiller gibi çağrıştırdığı formlar üzerine bir çizim hazırlayacağız.
Kiki ve bouba’larımızı seçerken;
Türkçe derslerimizde rutin olarak yaptığımız dikte çalışmalarımız, okuma saatlerimiz hala devam ediyor. Bizler bu hafta storyboard tekniği ile bir hikayeyi ele aldık. İncelediğimiz bir kesiti storyboard tekniğiyle resmettik ve birbirimize aktardık. Bu teknik aslında hikayenin görsel bir haritasını oluşturuyor diyebiliriz. Okuduğumuz hikayede çarpıcı gelen ve tanımlayıcı olduğunu düşündüğümüz noktaları çizerek bize aktarıyor. Yine bir başka çalışmamızda ise ele aldığımız bir masalı yarısından keserek her birimiz masallarımıza yeni bir yol haritası çizdik. Bunları yaparken de Türkçe kazanımlarımız içerisinde yer alan destekleyeci ve anlamı güçlendirici ifadelerden yararlandık.
Yine bir başka sınıf rutinimiz olan günlüklerimizi yazarken bu destekleyici ve anlamı güçlendirici ifadeleri ( örneğin, başka bir deyişle, yani, gibi, açıkçası, doğrusu….) ve noktanın kullanılabileceği her alanı kullanarak yazmaya çabaladık. Örneğin; cümle sonlarına konulan nokta, sıra belirten nokta (2. , 34. , 4.Levent… gibi ), kısaltmalar yapacağımız zaman kullandığımız nokta ( prof. , pzt. gibi) , adres yazarken yaptığımız kısaltma ( mah. , sok. ….) Tarih yazarken ( 18.03.2016) veya saatlerde ( 13.18’de )
Matematik dersinde çarpma işleminde çarpım tablosu oluşturma kazanımı üzerine yaptığımız şifreli boyamalar, çiçek çarkları ile pratik yapmalar, hazırladığımız çarpım tablolarımızdan sonra bu hafta artık eldeli çarpma işlemlerine geçtik. İki basamaklı sayıları çarptık. Örneğin; “13×9” gibi ifadelerle pratik yaparak gelecek hafta üzerinde çalışacağımız “13×23” gibi çarpma işlemlerinin temellerini bu hafta attık. Ayrıca eş zamanlı olarak çarpma işlemi gerektiren problemleri de öğrendiklerimizle paralel olarak çözüyor ve pekiştiriyoruz.
Herkese bol dinlenmeli bir hafta sonu diliyorum 
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder