Derinsu: Dün eve gidince dökülen yaprakları aldım. Defterime yapıştırdım.
Yankı: Koklayabilir miyim?
Yankı: Ekşimsi kokuyor. Limon yaprağı da limon kokuyor yani.
Güz: ben yeşil çaya benzetttim
Zeynep: limon kokuyo
Gizem: Dün Derin'in defterini de kokladık. Bi farklılık var mıydı
Güneş: biraz değişik kokuyordu o. Hepsi aynı gibiydi ama ağaç gibi değildi.
Zeynep: Ben yeşil palamut getirdim. Dün başkasını getirmiştim.
Gizem: Neden yeşil?
Zeynep: olmamış çünkü
Gizem: peki olmuş olduğunu nasıl anlıyoruz
Zeynep: kahverengi oluyor. Bir de Gizem babam dediki her şeyin çekirdeğini ekersen onun ağacı çıkarmış
Gizem: bu çekirdeği ekme kısmına geri dönücem ama meşe palamudunun olması kısmını tam anlayamadım. Bir de mesela bu meşe palamudu bir daha olgunlaşmayacak mı?
Derin: hayır
Güz: hayır
Güneş: ben tam emin değilim ama bence de hayır
İdil: bende olur. Biraz bekleyince o kahverengileşicek.
Umut: olucak. kahverengi olacak
Zeynep: bence olmayacak
Elif: olmaz. çünkü o artık koptu.
Gizem: son karar olark kimler olabileceğini düşünüyor?
( Sadece İdil parmak kaldırdı)
İdil: hatta burası şimdiden kahverengileşmiş gibi. Bak hatta burası şapkasının çıktığı yer gibi
Derinsu: Minik şapkası olabilir mi?
Gizem: Bilmiyorum ama bunu sınıfta tutup oradan gerçekten şapkası çıkıyor mu bakarız belki.
( İdil kahverengi olacağını düşündüğü için palamut onda kaldı ve gözlemleyecek ve bizimle gözlemlerini paylaşacak )
( Zeyneb'in sorusunu ise bir sonraki çemberde konuşmak üzere beklettik. Bu onlarında bu konuda düşünmesi için bir süre tanımlamak içindi.)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder